Günümüz gençliği, özellikle “Z KUŞAĞI” olarak adlandırılan nesil, toplumda adeta yönsüz serseri mayınlar gibi dolaşıyor. Amaçsız, hedefsiz ve çoğu zaman kendi potansiyelinden bile habersizler. Çünkü ellerinde telefon, zihinlerinde algoritmalarla büyüdüler. Eğitim onlar için sadece okul diploması ya da sosyal medya “KEŞFET”i oldu.
Oysa ne üretmeyi biliyorlar, ne de anlamlı bir hayat inşa etmenin peşindeler. Salakça bir tüketime yönlendirilmiş “MÜŞTERİLER” hâline getirildiklerinin farkında bile değiller. Bilinç yerine etiket, kültür yerine akım peşindeler.
Suç kimde mi? Onlarda değil sadece. Biz yetişkinlerde, sistemde, eğitimde, devlette, ailede… Hepimiz pay sahibiyiz.
Ama böyle giderse; ne üretim kalır, ne değer.
Ne fikir kalır, ne gelecek.
Bu yüzden artık sadece gençleri değil, onları bu hâle getiren sistemi sorgulamak zorundayız. Yoksa yarının değil, bugünün bile garantisi kalmayacak…
Sonumuz hayrola.
Kalın sağlıcakla..
Selahattin çelik