Türkiye’de sigara kullanım oranları, yasaklara ve uyarılara rağmen endişe verici biçimde artıyor. Uzmanlar, özellikle genç yaş gruplarında başlayan sigara alışkanlığının hem bireysel sağlığı hem de ülke ekonomisini tehdit ettiğini vurgularken, mevcut önlemlerin yetersiz kaldığına dikkat çekiliyor.
KÜÇÜK YAŞLARA KADAR İNDİ
Sağlık Bakanlığı verilerine göre, sigara kullanım yaşı Türkiye’de 12-13’e kadar düşmüş durumda. Gençler arasında artan tütün ve tütün ürünlerine yönelim, uzun vadede bağımlılık oranlarını da yükseltiyor. Uzmanlar, sosyal medya ve dizi/film içerikleri aracılığıyla sigaranın özendirildiğine dikkat çekerek, denetim mekanizmalarının yetersiz kaldığını belirtiyor.
KAMU VE ÖZEL ALANLARDA YASAĞA RAĞMEN SİGARA
Yasal düzenlemelere göre; okullar, hastaneler, toplu taşıma araçları, kapalı alanlar, kamu binaları ve çocukların bulunduğu tüm ortamlarda sigara içmek yasak. Ancak saha gözlemleri, özellikle servis araçları, spor sahaları, kahvehaneler ve bazı kamuya açık alanlarda bu yasağın sıklıkla ihlal edildiğini ortaya koyuyor.
Türkiye Yeşilay Cemiyeti Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, “Yasaklar önemli ama tek başına yeterli değil. Bu bir zihniyet meselesi. Toplumsal farkındalık artırılmadan, cezalar caydırıcı hale getirilmeden ve bağımlılıkla mücadeleye yeterli bütçe ayrılmadan başarı sağlanamaz,” dedi.

SAĞLIK SİSTEMİNE DEV YÜK
Sigaranın sağlık sistemi üzerindeki yükü de göz ardı edilemeyecek boyutta. Türkiye’de her yıl yaklaşık 100 bin kişi doğrudan sigaraya bağlı hastalıklardan hayatını kaybediyor. Kanser vakalarının %30’unun, kalp ve solunum hastalıklarının ise %50’sinin temelinde tütün kullanımı bulunuyor.
Türk Tabipleri Birliği’nden yapılan açıklamada, “Sigara yalnızca bir bireysel tercih değildir; toplum sağlığını tehdit eden kitlesel bir sorundur. Tedavi maliyetleriyle birlikte ekonomik kayıplar yıllık milyarlarca lirayı buluyor,” denildi.
EKONOMİK ETKİLERİ DE DERİN
Türkiye’de sigara kaynaklı hastalıkların doğrudan ve dolaylı ekonomik maliyeti yıllık 100 milyar TL’yi aşıyor. Üretkenliğin düşmesi, iş gücü kayıpları ve sağlık harcamaları gibi faktörler, ülke ekonomisinde ciddi tahribata yol açıyor.
Ekonomi uzmanı Dr. Selim Güneş, “Birçok ülke tütün ürünlerinden elde edilen vergi gelirine bel bağlamış durumda. Ancak bu, kısa vadeli bir kazanç gibi görünse de uzun vadede halk sağlığı üzerindeki yük, bu gelirin kat kat üstünde zarara neden oluyor,” ifadelerini kullandı.
UZMANLARDAN ORTAK ÇAĞRI: “TOPLUMSAL MÜCADELE ŞART”
Tüm uyarılara rağmen, sigara kullanımının önüne geçilememesi, yeni bir bakış açısını ve bütüncül mücadeleyi gerekli kılıyor. Eğitimciler, sağlıkçılar, hukukçular ve STK’lar, toplumun her kesimini kapsayan bir bilinçlendirme kampanyası başlatılması gerektiği konusunda birleşiyor.
Sosyolog Dr. Nazlı Demirtaş, “Toplumun değer yargılarını hedef alan, gençleri bilinçlendiren, sigarayı özendiren unsurlara karşı mücadele eden, medya okuryazarlığını geliştiren bir sistem kurmalıyız. Aksi takdirde her nesil aynı kısır döngüye hapsolur,” dedi.
SONUÇ: YASAL DÜZENLEMELER YETMEZ, AKL-I SELİM GEREK
Sigara kullanımının yaygınlaşması sadece bireylerin değil, tüm toplumun sorunu. Uzmanlar, bu konuda alınacak önlemlerin sadece cezai yaptırımlarla sınırlı kalmaması gerektiğini, eğitim, medya ve aile ekseninde topyekûn bir dönüşüm süreci başlatılmasının şart olduğunu belirtiyor.